Ankete göre beyaz olmayan insanlar sağlık ziyaretleri sırasında ayrımcılığa maruz kalmayı bekliyor
Ankete katılan Siyah yetişkinlerin %60'ı; Kızılderili, Alaska Yerlisi ve Hispanik yetişkinlerin yaklaşık yarısı; ve Asyalı yetişkinlerin %42'si sağlık çalışanlarından hakaret bekleyerek veya en azından bazı zamanlarda dış görünüşlerine çok dikkat ederek tıbbi ziyaretlere hazırlandıklarını belirtmiştir.
Ankette ayrıca birçok beyaz olmayan kişi, sağlık çalışanlarının tıbbi sorunları nedeniyle kendilerini suçladığını, sorularını görmezden geldiğini ve ağrı kesici ilaç yazmayı reddettiğini bildirmiştir.
KFF'nin ırksal eşitlik ve sağlık politikaları direktörü Samantha Artiga CNN'e verdiği demeçte, "Anket, ABD'de ırkçılık ve ayrımcılığın hem günlük yaşamda hem de insanların sağlık hizmetleri deneyimlerinde ne kadar kalıcı ve yaygın olduğunu gösteriyor" dedi.
Anket, doktor muayenehanelerindeki haksız muamelenin dışında, Kızılderili, Alaska Yerlisi, Siyah ve Hispanik yetişkinlerin en az yarısının geçtiğimiz yıl en az birkaç kez günlük hayatta en az bir tür ayrımcılığa maruz kaldığını ortaya koymuştur. Her 10 Asyalı yetişkinden yaklaşık 4'ü de aynı durumu bildirmiştir.
Artiga, "Bu, restoranlarda ve mağazalarda kötü hizmet almak, insanların onlardan korkuyormuş ya da akıllı değillermiş gibi davranması, tehdit ya da taciz edilmek veya İngilizce dışında bir dil konuştukları için eleştirilmek gibi deneyimleri içeriyor" dedi.
KFF'nin anketle ilgili ilk raporunda, cinsiyetin de bir rol oynadığına dikkat çekilerek, Siyah erkeklerin insanların kendilerinden korktuğunu söyleme olasılığının en yüksek olduğu ve Hispanik kadınların kendilerine akılsızmış gibi davranıldığını söyleme olasılığının en yüksek olduğu belirtildi.
Artiga CNN'e ayrımcılık ile sağlık ve refah arasında doğrudan bir ilişki olduğunu söyledi. "Günlük hayatta ayrımcılıkla ilgili deneyimleri olduğunu bildiren kişilerin kendilerini endişeli, yalnız ve depresif hissetme olasılıkları, bildirmeyenlere göre daha yüksektir" dedi.
KFF raporunda, "Genellikle ayrımcı uygulamalara dayanan tarihi ve süregelen politikaların bir sonucu olarak, ABD'de ırk ve etnik kökene göre kaynaklara, fırsatlara ve güce erişimde keskin farklılıklar vardır" denildi ve "buna güvenli konut ve mahallelere, ekonomik ve eğitim fırsatlarına ve sağlık hizmetlerine erişim de dahildir" ifadelerine yer verildi.
Daha önce Kaiser Aile Vakfı olarak adlandırılan ve kar amacı gütmeyen bir sağlık politikası kuruluşu olan KFF, gelecekte verilerle ilgili daha fazla rapor yayınlayacağını söylüyor.
Artiga, "Sağlık ve sağlık hizmetleri deneyimlerinde gördüğümüz bu eşitsizliklerin ele alınması sadece sosyal adalet açısından değil, aynı zamanda ileriye dönük olarak bir ulus olarak genel sağlık ve refahın iyileştirilmesi açısından da önemlidir" dedi.
Ayrıca okuyun:
Kaynak: edition.cnn.com