İsrail Yüksek Mahkemesi Netanyahu'ya büyük bir darbe indirdi, ancak yutmak zorunda kalabileceği bir darbe
Karar daha önce benzeri görülmemiş bir karardı: Mahkeme daha önce İsrail'in gayrı resmi anayasası niteliğindeki Temel Kanunlarından birini ya da bu kanunda yapılan bir değişikliği iptal etmemişti. Mahkeme bunu, yasanın demokratik bir devlet olarak İsrail'in temel karakteristiğine vurduğu "ağır" ve "eşi benzeri görülmemiş" darbe nedeniyle yaptığını söyledi. Böylece mahkeme, hüküm giymiş bir vergi kaçakçısının kabinede görev almasını engellediği zaman yaptığı gibi, bir kez daha hükümet kararlarına karşı hareket etme gücüne sahip olacak.
Normal zamanlarda bu karar anayasal bir krize ya da daha kötüsüne yol açabilirdi. Kudüs İbrani Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü olan Reuven Hazan CNN'e verdiği demeçte "(Hamas) savaşı olmasaydı, bir iç savaş yaşayacaktık ve bundan kaçındık" dedi.
Temmuz ayında CNN'den Wolf Blitzer'e röportaj veren İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, Yüksek Mahkeme'nin kendi aleyhine verdiği bir karara uyup uymayacağı konusuna girmeyi reddetmişti. Şimdi ise, genelde kavgacı olan başbakan suskunluğunu koruyor.
İsrail'de yayın yapan Kanal 12'nin baş siyasi analisti Amit Segal, "Yanıt verme yeteneğine sahip olduğunu sanmıyorum" diyor. "Savaştan önce müttefikleri (aşırı sağcı bakanlar, Itamar) Ben Gvir ve (Bezalel) Smotrich ondan bunu yapmasını talep eder ve onu bunu yapmaya sürüklerdi. Şimdi yapamazlar çünkü bu bir savaş ve savaştan sonra bence bu onun sorunlarının en küçüğü olacak."
Yargıda revizyon paketi Netanyahu'nun başbakan olarak son dönemindeki en önemli politikasıydı. Bu paketten çıkarmayı başardığı bir yasanın Yüksek Mahkeme tarafından iptal edilmesi, hem kendisine hem de sağcı hükümetinin bölücü politikalarına karşı bir darbe oldu.
Ancak Segal'in de dediği gibi, şu anda daha büyük sorunları var. 7 Ekim'den sonra Netanyahu'nun "Bay Güvenlik" olarak sahip olduğu itibar yerle bir oldu. Gazze'de Hamas'a karşı yürütülen mücadeleye nezaret etmenin yanı sıra kendi siyasi hayatı için de mücadele ediyor: İsrail Kanal 13 'ün son anketine göre yarın seçim olsa Netanyahu koltuğundan olacak.
Dolayısıyla bir şeyler söylemek Netanyahu'nun Adalet Bakanı ve yargıda revizyon planlarının mimarı Yariv Levin'e kaldı. Ancak tek yaptığı, kararın zamanlamasına (iki yargıcın emekliliğinin yaklaşması nedeniyle Yüksek Mahkeme'nin hediyesi değildi) saldırmak ve bunun ülkenin şu anda talep ettiği birliğin tam tersi olduğunu söylemek oldu.
"Bunu bir krize dönüştürmek yerine," diyor Hazan, "hükümet temelde bunu yutacak ve savaşı sürdürmeye ve ülkeyi kutuplaştırmaya geri dönmemeye çalışmaya devam edecek."
Tasarı karşıtlarının da kararı anlayışla karşılamaları işe yaradı. Şu anda savaş kabinesinde yer alan Ulusal Birlik siyasi bloğunun lideri Benny Gantz, karara saygı duyulması gerektiğini ve İsrail'in geçtiğimiz yılın yaralarını yeniden açmaktan kaçınması gerektiğini söyledi. "Biz kardeşiz," dedi. "Hepimizin ortak bir kaderi var."
Ayrıca okuyun:
- Bu durum Aralık ayında değişecek
- Nükleer füzyon - yutturmaca mı yoksa enerji sorunlarına çözüm mü?
- Alman aktivistler Dubai'de İsrail ve Gazze Şeridi'nde yaşanan acıları dile getirdi
- Bütçe krizi vatandaşın gelirine ilişkin tartışmaları alevlendiriyor - Bas popülizme karşı uyarıyor
Kaynak: edition.cnn.com